Çarşamba, Nisan 22

Nedamet ve Kefaret

N. ayrıldığımızı öğrenince herkes gibi çok şaşırdı ve ilk tavsiyesi acele etmeyip, bu kararı olabildiğince uzun vakte yaymak oldu. Dedi ki, Kötü bir şey cereyan ettiyse zamanla etkisi azalır, olup biten yüzünden sorumluluk hisseder ve pişmanlık duyarsınız. Herhalde sonra da işler yoluna girer demek istemişti.
Daha önce bunu düşünüyordum ama o söyleyince daha net olarak anladım ki pişmanlık duymak ve karşındakine göstermek, her şeyi affetmek için değilse bile olanları unutmaya çalışmak için hayati. Aslında belki de samimi bir özrün anahtarı da insanın yaptıklarından içtenlikle pişman olması.
Daha önce peşinen affetmek ama asla yutkunamamaktan bahsetmişim. Galiba bu kabullenememenin ardında nedametsiz kefaretin imkânsızlığı yatıyor. Esas mesele yaptıklarımız ya da söylediklerimizle birbirimizi kırdığımızın farkında olmamıza rağmen gerçek bir pişmanlık duymayışımız ya da en azından dile getirmeyişimiz. Hatalar yaptığımızı kabul etsek bile kendimizi ya da karşımızdakini mazur görmeye meyilli bir beşer şaşar tutumu içindeyiz.
Eh, böylesi bir no regrets ruh halindeyken de pardon beklememek lazım.

Hiç yorum yok: