
Soğukkanlı analizler işe yaramadıkça aklıma türlü türlü metaforlar geliyor. Sanki bunların anlatım gücü daha fazla. Dün yürürken birden kafamda bir görüntü canlandı, tiyatrodayız, oyun bitmiş, perde kapanmış, ama hala ısrarla oturmaya devam ediyoruz.
Artık böyle yapmak o kadar manasız ki, eğer bittiyse, bittiğine kaniysek kalkıp salondan gitmeli, kapıda vedalaşmalı, kendi yollarımıza ayrılmalıyız. Bir ihtimal matinedeysek ve oyun suarede tekrarlanacaksa bile üstünde oturduğumuz koltuklar çoktan birine satılmış ve biz bu oyunun meşru izleyici kitlesi olmaktan çıkmış olabiliriz.
Zaten ben oldum olası ikinci şansa pek inanmamışımdır. Her şey bir kerede olur biter. Bazen bitiş yavaş olsa da bitmeye başlayan bir şeyi yeniden başlatmak çok olası değildir.
Perde kapandıktan sonra salonda beklemek eziyetten başka bir şey değil, kalkıp gitmek gerek. Oyun bitti...
2 yorum:
Bu blog bir iki haftaya omrunu dolduracak gibime geliyor.
hehe :) belki, ama bir yandan da bi suru artci hikayeler cikar eminim. bi de yazmak zevkli yaa !
Yorum Gönder