Perşembe, Temmuz 9

"Ayrılanlara birebir!" 2: En sevdiğim tek kardeşim

Küçükken insanları afallatmak için yaptığımız birkaç numara vardı. Bir tanesi başkalarına birbirimizden söz ederken "en sevdiğim kardeşim" demekti. Duyanlar önce bi durup sindirmeye çalışır, sonra da ama siz iki kardeşsiniz zaten diye gülerdi ya da espriyi hiç anlamazdı. İkinci küçük oyunumuz da siz çok benziyorsunuz diye ısrar edenleri biz aslında ikiziz diye kandırmaktı. Karşıdaki biraz alıksa laf biraz uzar, bu sefer L. "evet evet ikiziz ama ben üç küsür yıl geç doğmuşum" diye meseleyi bağlardı...
İstisnasız her zaman dünyanın en süper kardeşidir ama esas dert, gam, tasa bulutlarını dağıtmakta üstüne yoktur canım kardeşimin. Yıllar önce onun için "shiny all the time ... recharging me with the energy I desperately needed" yazmışım. Evet, gerçekten de bu. Fazla ağlak diye Sezen dinlememi engelleyip süper enerjik playlist'ler devşirerek, en bayık zamanlarımda haftasonları evime kamp kurup şenlik ateşi yakarak, Scarlet O'Hara gibi "tamam, şimdi boşver, bunu yarın düşünürsün" huzurunu ve toleransını durmadan aşılayarak, gezdirerek, güldürerek, yorgunluktan bayılana kadar gitar çalarak (ve daha neler neler) geçen aylarda umutsuzca aradığım heyecanı, umudu, enerjiyi buldu getirdi.
Onsuz olmazdı, zaten onsuz hiç olmaz.

İyi ki doğdun kardeş!

Hiç yorum yok: