Üniversitede çok da matah olmayan derslerden birinde bu konu tartışılmıştı. Bir hastalığın kendisi vardır, bir de semptomları. Semptomları tedavi etmek (ateşi düşürmek) sorunu çözmez, esas mesele ateşi yükselten sebebi ortadan kaldırmaktır. Falan, filan...
Ayrılık acısına katlanamamaktan barışmayı arzulamak da böyle bir şey galiba. Evet, kolay olmuyor, zaten kimse kolay olacağını söylemedi. Başa çıkamadıkça her şeyi silmek ve başa sarmak (erase and rewind) istiyoruz. Sanki karşılıklı otursak, elele tutuşsak, sarılsak birden tüm üzüntümüz gidecek, yeniden mutlu olacakmışız gibi.
Ama bizim "hastalığımız" ayrı olmak değil ki. Salt birlikte olsak da "iyileşemeyiz" ki. Tıp ilerliyor ilerlemesine ama "doğru teşhis ve tedavi" ilişkiler için ne kadar mümkün?
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder