Salı, Mart 17

Sevgilisi olmanın cazibesi, ya da yalnızken birini beğenememek


Ayrılık süreci biraz uzun olunca, bir sürü insanla konuşmak dertleşmek vesilesi doğuyor. Herkesin altını çizdiği şöyle ilginç bir durum var: Eğer sevgilin varsa dışarıya bakarken daha az seçici oluyorsun. İlişki gibi ciddi bir perspektiften düşünmediğin için bir sürü insan hoş, takılınası, flörtleşilesi görünüyor. Üstelik zaten bir sevgilisi olmanın rahatlığıyla (yani kendini pazarda hissetmediğin için) çok daha doğal ve kolay davranabiliyor insan.
Ama yalnızsan ve gerçekten bir ilişkin olsun istiyorsan, bu sefer öncelikle birini beğenmek zorlaşıyor. İş ciddiye bindiği için bir sürü kulp takıyorsun, beğenmiyorsun, değmez diyorsun. Birini harbiden beğendiğin zaman da bu durumu fazla ciddiye aldığın için kendin gibi davranamıyorsun, iki lafı bir araya getiremiyorsun, komik olmaya çalışırken çuvallıyorsun.
Paradoksal ama insanın sevgilisi varken yeni birinden hoşlanabilmesi, hatta yeni bir sevgili bulması galiba daha kolay...

2 yorum:

Fulya dedi ki...

Bir de isin su yonu var: parmaginda yuzuk olan birini arzulamak da cok sik rastlanan bir durum. Denklem basit: insan kendinde olmayani ister/arzular. O yuzden evli insanin talebi de cok olur. Bu da biriyle beraberken yeni sevgili bulmayi kolaylastirir, cunku ava gitmezsin, av sana gelir.

t dedi ki...

of, çok dertliyim. ben yalnızken daha az seçici oluyorum.. sürünüyorum hatta. bedensel ihtiyaçlar araya girince mantık filan işlemiyor. sevgilim olunca da kimseye bakmıyorum. neden normal değilim? yine salağın tekiyle yatıp, eve gidip ağliicaam!